{ "title": "Hamilelikte Radyasyon", "image": "https://www.radyasyon.gen.tr/images/hamilelikte-radyasyon.jpg", "date": "21.01.2024 03:08:47", "author": "TUĞBA YEŞİLCAN", "article": [ { "article": "
Hamilelikte radyasyon, Radyasyon gerek hamilelikte gerekse normal hayatta ciddiye alınması gereken bir durumdur. Özellikle hamile bayanların bebeklerinin sağlığı açısından radyasyondan korunması gerekmektedir.

Radyasyonu şu şekilde tanımlayabiliriz. Bütün maddeler atomlardan oluşmuştur. Atomlar ise bir çekirdek çevresinde dolanan elektronlardan oluşmaktadır. Çekirdek yapısı pozitif elektrik yüklü ise elektronlar negatif yük taşır. Bu artı ve eksi yüklerin varlığı atomu dengede tutmaktadır. Bu dengenin sağlanması için kimi atomlar fazla olan enerjilerinden kurtulmak için bunu yaymak zorunda kalırlar. Dengeye ulaşmamış bir çekirdek elektron gibi bir parça veya yalnızca enerji yayarak dengeye ulaşmaya çalışır. Atomdan ortama yayılan bu parçacık veya enerji radyasyon olarak adlandırılmaktadır.

Radyasyon yaşamın her alanında var olabilen bir olgudur. İnsanlar ve dünya üzerinde bulunan tüm canlılar uzaydan veya güneşten gelen ışınlar, yer kabuğunda yer alan maddelerden doğal olarak radyasyon almaktadır. Bu doğal radyasyondan başka tıp, bilim teknolojisi ve modern yaşamın elementleri dünyada radyasyon oranının artması üzerinde etkilidir. İkinci dünya savaşını bitiren Çernobil faciası radyasyonla direkt alakalı olayların ardından ölüm ve kanser olaylarının sıklıkla görülmesi radyasyona olan bakışı daha da kötü bir hale getirmiştir.

İnsanoğlu üzerinde zararlı etkiye sahip iyonize radyasyona sebep olan maddeler alfa, beta ve gama olmak üzere 3 tür enerji yayılımında bulunur. Bu salınımlardan olan alfa ışınları çok düşük denecek enerji boyutuna sahiptir. Hatta bu ışınları durdurmaya bir kâğıt parçası bile yeterli olmaktadır.

Beta ışınları ise alfa ışınlarına göre biraz daha yüksek enerjiye seviyesine sahiptir. Bu ışın da alüminyum levha tarafından etkisiz bir hale getirilebilmektedir.

İyonize radyasyon dendiği zaman akla gelmesi gereken şey etkilediği maddelerdeki atomların elektronlarını ayıracak enerji seviyesine sahip atomlardır. Bu tarzda bir etki neticesinde dokulardaki DNA yapısı bozulabilir ve hücre ölümü gibi bir durum söz konusu olabilir.

Bu etki radyasyona maruz kalma süresine, şiddetine ve maruz kalınan vücut bölgesine göre değişiklik göstermektedir. Bu faktörlere bağlı olarak da bedene ulaşan ışınlar hücrenin genetik yapısında değişimlere sebep olabilmektedir. Bazen hücre ölümlerine sebep olabilirken bazen de hiçbir zarar vermeyebilir.

Hamilelikte Röntgen Zararlı mıdır?

Yapılan birtakım araştırmalara göre anne karnındaki bebeğe zararlı olabilecek radyasyon dozunun 5 rad olduğu, fetusun bu oranın altında radyasyona maruz kalması halinde zarar oranının çok uzak olduğu ortaya konulmuştur. 5 rad dediğimiz kavram hiçbir radyoloji uygulaması ile erişilemeyecek yüksek bir dozdur.

Amerika'daki aile hekimliği akademisi hamilelik esnasında çekilen röntgenin zararlı olmadığını savunmaktadır. Bu düşüncenin sebebi herhangi bir röntgen filminde fetusa erişen dozun zararlı olabilecek dozdan yüzlerce kez daha düşük olmasıdır.

Mesela gebelik esnasında diş röntgeni çektirirken 21 tane film sonucunda bebeğe erişen radyasyon seviyesi annenin doğadan güneş ışınları vb. İle 3 günde aldığı dozdan daha düşük bir seviyededir. Bu derece düşük bir dozun fetus da kalıcı bir hasara sebep olması ve ilerleyen dönemlerde kansere sebep olması yok denilebilecek kadar düşük bir ihtimaldir.

Diğer bir örnek de akciğer filmidir. Hamile olan bir bayan akciğer filmi çektirdiğinde fetusa ulaşan radyasyon dozu yaklaşık olarak 0.05 miliraddır. Bu dozda bebeğe zarar verebilecek dozdan yüzlerce kez daha az bir orandır.

Bir bayan adet gecikmesi olmadan önce ya da sonra röntgen filmi çektirmiş ise bu durum tek başına gebeliği sonlandırmak için bir sebep sayılmamaktadır. Çünkü bu tip bir durumun bebeği etkileme olasılığı yok denilebilecek kadar azdır.

Hamilelikte radyasyon açısından en hassas olunan dönem döllenme olayından sonraki ilk 8 günlük dönemdir. Bu süreçte alınan radyasyon gebeliklerin %50-75'inde düşüğe sebep olmaktadır. Bu düşük olaylarının büyük kısmı âdet kanamasından önce olduğu için çoğu kez fark edilmemektedir.
" } ] }