{ "title": "Radyasyon Onkolojisi", "image": "https://www.radyasyon.gen.tr/images/radyasyon-onkolojisi.jpg", "date": "23.01.2024 06:10:44", "author": "TUĞBA YEŞİLCAN", "article": [ { "article": "
Radyasyon onkolojisi, Radyasyon onkolojisi radyoterapi denilen yöntemle yüksek enerjili radyasyonun kullanılması ile kanser hücrelerini yok etmeyi amaçlayan bir kanser tedavisi şeklidir.

Kanser genellikle medikal onkoloji ve radyasyon onkolojisi tarafından tedavi edilmektedir. Medikal onkoloji genellikle ilaç ve kemoterapi ile tedavi uygulaması gerçekleştirirken radyasyon onkolojisi de radyoterapi yöntemi ile uygulama yapmaktadır. Gerek kemoterapi gerekse radyoterapi kanserli olan hücrelerle birlikte sağlam olan hücreleri de etkilediği için tedavi planlaması esnasında yan etkileri en aza indirecek yöntemler tercih edilmelidir. Hastalar kanser çeşitlerine göre ameliyattan evvel ya da sonra veya ameliyat esnasında radyoterapi alabilmektedirler. Radyoterapi tek olarak ya da kemoterapi eşliğinde uygulanabilir.

Radyoterapi Nedir?

Radyoterapi yoğun miktara sahip enerjili radyasyon kullanılarak kanserli olan hücreleri öldürmek ve var olan tümörü ortadan kaldırmak için uygulanan bir yöntemdir. En çok kullanılan radyasyon çeşidi X ve gama ışınlarıdır. Radyoterapi makine ile dışarıdan da içeriden de verilebilmektedir. Tüm kanser rahatsızlığı yaşayan bireylerin %50'si tedavi aşamaları boyunca en az 1 kez radyoterapi almaktadırlar.

Radyasyon Sadece Kanserli Hücreleri mi Öldürür?

Radyasyonun bilinen en büyük yan etkisi kanserli hücrelerden ziyade sağlıklı olan hücrelere de zarar vermesidir. Uzman doktor radyoterapi uygulaması planlarken sağlıklı olan dokuların da bir miktar radyasyon alacağını göz önünde tutması gerekmektedir. Tüm beden için sağlıklı olan dokuların aldığı radyasyon dozunun emniyet sınırı belirli bir düzeydedir. Uzman doktor bu bilgiden faydalanarak radyoterapi planlamasını uygulamakla yükümlü sayılmaktadır.

Radyoterapi Hastalara Ne Amaçla Verilmektedir?

Radyoterapi uygulaması tedavi yöntemine bağlı olarak kür elde etmek amacı ile uygulanabilmektedir. Bu uygulamanın amacı oluşan tümörlü yapıyı ya tamamen ortadan kaldırmak ya da bu yapının tekrar etme olasılığın yok etmektir. Bu durumlarda radyoterapi uygulaması tek olarak ya da cerrahi uygulama ile veya kemoterapi eşliğinde uygulanabilmektedir. Radyoterapi palyatif olarak da uygulanabilmekte olan bir yöntemdir. Palyatif tedavilerde var olan tümörlerde amaç kür elde etmek değildir. Bunun yerine kansere bağlı olarak oluşan semptomların gevşemesi sağlanmaktadır. Palyatif tedavinin kimi örnekleri şu şekildedir:
Radyasyon Onkolojisinde Radyoterapi Uygulaması Bir Hasta İçin Nasıl Planlanmaktadır?

Radyasyon onkoloğu bir hastanın tedavi uygulamasının planlama adı verilen süreç ile düzenlemektedir. Bu sürecin ilk aşaması simülasyondur. Simülasyon esnasında tümörün konumlandığı alanın ve etrafındaki sağlıklı dokuların görüntülerini detaylı bir biçimde almaktadır. Bu görüntüler çoğu kez bilgisayarlı tomografi yani BT ile olur ancak manyetik rezonans (MR), pozitron emisyon tomografisi (PET) ve ultrason (US) yardımı ile alınmaktadır.
Simülasyonun ardından radyasyon onkoloğu tedavi uygulaması tedavi uygulanacak bölgeyi, tümörlü dokuya verilecek dozu, sağlıklı dokuların etrafında ne derece emniyet olacağını ve radyoterapi verilmesi açısından en uygun bölgeyi ve bölgenin açılarını belirler.

Radyasyon Onkolojisinde Radyoterapinin Yan Etkileri Nelerdir?

Radyoterapinin akut (Erken) ya da kronik (Geç) yan etkileri oluşabilmektedir. Erken yan etkiler tedavi esnasında görülürken geç görülen yan etkiler de tedavi uygulaması bittikten aylar ya da yıllar sonra görülebilmektedir. Yan etkiler hasta olan dokulardan ziyade sağlıklı dokuların da radyasyona maruz kalması neticesinde görülmektedir. Aynı zamanda hastaya uygulanan doz, seans başına düşen doz miktarı, hastanın hastalık sürecindeki genel durumu ve eş zamanlı olarak uygulanan diğer yöntemler de yan etki oluşumunu etkilemektedir. Akut yan etkiler ciltte kızarıklık, kaşıntı, döküntü, açılma olayları ve ağız kuruluğu olması, saçlarda dökülme görülmesi ve karın krampları yaşanmasıdır. Kronik yan etkiler de hafıza kaybı olması, derinin kalınlaşması, doğurma kabiliyetinin bozulması olabilmektedir.
" } ] }